Karne günü hem veliler hem de öğrenciler için en heyecan verici vakitlerden biri. Kimileri için beklenen ve sevinç dolu bir gün olurken, kimileri içinse korkulan ve istenmeyen bir gün olabiliyor. Ailelerde oluşturduğu etki son derece önemli olan karneleri yorumlarken nelere dikkat etmek gerekiyor? İşte hem veliler hem de öğrenciler açısından bu soruyu yanıtlamaya çalışalım.

Öğrenciler Karneyi Nasıl Yorumlanmalı?

Öğrencilerin karne konusunda unutmaması gereken bir nokta var: Karnelerin öğrencilerin hayatında önemli bir işlevi bulunuyor, başarı durumları ile eksik ve hatalarını karneler sayesinde görebiliyorlar. Karnenizi buna dikkat ederek incelemelisiniz. Karneyi aldığınızda şu soruları kendinize sorun:

  • Bu notlar sene/dönem başındaki hedeflerime uygun mu?
  • Derslerimdeki başarı için yeterince çaba göstermiş miyim?
  • Çalışmalarımda verimli olmuş muyum, çalışmalarımın karşılığını almış mıyım?
  • Ne gibi hatalarım veya eksiklerim var?
  • Daha iyisini nasıl yapabilirim?

Bu sorular elbette çoğaltılabilir. Ancak bu kendini değerlendirme süreci mutlaka gerçekleştirilmelidir ve tatilde eksikler ve hataların giderilmesi, başarının artırılması, bir sonraki döneme hazır olunması için çalışmalar planlanmalı ve uygulanmalıdır. Özellikle istediğiniz başarıyı elde edemediğiniz derslere odaklanın. Eğer yeterince çaba gösterdiğiniz halde istediğiniz başarıyı elde edememişseniz bu, verimli ders çalışma noktasında kendinizi geliştirmeniz gerektiğini gösteriyor; bu konuda bir eğitim koçundan yardım alabilirsiniz. Diğerlerine göre başarılı olduğunuz dersler sizin o konularda ilgi ve yeteneğiniz olduğu anlamına gelebilir, bu konuda rehberlik hizmeti alın.

Karneyi yorumlarken dikkat edilmesi gereken bir diğer husus da hangi sınıf seviyesinde olduğunuzdur. Bazı sınıf seviyeleri hassas dönem olmalarından dolayı notları olumsuz olarak etkileyebilmektedir. Örneğin; 5. ve 9. sınıfta bir üst eğitim kurumuna geçiş nedeniyle adaptasyon sürecinin etkisiyle notlar düşebilmektedir. Öğretmenlerinize sorduğunuzda onlar da benzer deneyimler yaşadıklarını belirteceklerdir. Bunun geçici olduğunu ve gerekli çabayı gösterdiğinizde başarınızın artacağını unutmayın.

Gerek ortaokuldan liseye gerekse liseden üniversiteye geçişte yıl sonu ortalamalarınız etkili olduğundan her zaman için daha iyisini kendinize hedef olarak koyun. Hedef koymak başarıyı elde etmede belki en önemli adımdır. Örneğin, bu dönem Teşekkür Belgesi aldıysanız bir sonraki dönem Takdir Belgesi almayı hedefleyin ve ona göre çalışın. Bu dönem 70 veya 80 aldığınız dersi bir sonraki dönem 95’e 100’e çıkarmayı kafanıza koyun. Her ne kadar karnenizden memnun olsanız da daha iyisini yapabileceğinizi kendinize söyleyin. Unutmayın ki yuvarlanan taş yosun tutmaz.

Başarılarınız için kendinizi takdir etmeyi ihmal etmeyin. Yalnızca eksik noktalarınıza değil olumlu noktalarınıza da odaklanın. Kendinizi eleştirirken çok sert ve mükemmeliyetçi bir yaklaşım sergileyip kaygınızı artırmamaya dikkat edin. Tek yapmanız gereken gerçekçi olmak, zaten sizi en iyi tanıyan kişi yine sizsiniz.

Son olarak; karne konusunda aileniz ile çatışmalar yaşadığınızda yapıcı bir dille konuşmaya özen gösterin, duygu ve düşüncelerinizi ifade ederek sizi anlamalarına yardımcı olun. Gelecek öğretim dönemlerinde başarınızı artırmak için onların desteğine ihtiyacınız olduğunu belirtin. Gerekirse bir uzmandan yardım almayı ihmal etmeyin.

Veliler Karneyi Nasıl Yorumlamalı?

Öncelikle akılda tutulması gereken bir nokta var, bu karneler yalnızca öğrencilerin çalışma ve başarısını değil, velilerin sorumlulukları noktasındaki çaba ve başarısını da gösteriyor. Başka bir deyişle, nasıl öğrenciler karnelerindeki notlara göre kendilerini değerlendirmeli ve dersler çıkarmalı ise, veliler de aynı şekilde kendi davranışlarını gözden geçirmeli ve buna göre yol haritası belirlemelidir.

Karneyi elinize aldığınızda ilk olarak şu soruyu kendinize sorun: “Buradaki notlar beklentimle uyuşuyor mu?” Yani öğrencinizin okul başarı durumuna yeterince hakim miydiniz? Cevabınız tam olarak evet değilse bu, çocuğunuzun derslerini daha yakından takip etmeye çalışmanız gerektiği anlamına geliyor. Beklentinizden çok düşük notlar görmeniz öğrencinin dönem boyunca size notları hakkında gerçekleri yansıtmadığını gösteriyor, bu da yüksek ihtimalle sizin tepkinizden çekinmesi veya çeşitli nedenlerle size kendini yeterince açamamasından kaynaklanıyor. Bu noktada anne-baba ve çocuk ilişkileri hakkındaki yazıma göz atmanızda fayda var.

“Çocuğumun notları çok düşük, ne yapacağım?”

Öncelikle şunu unutmamanız gerekiyor, hangi sınıf seviyesinde olursa olsun başarıyı yakalamak hiçbir zaman geç değildir ve şu anda düşük notlar almış olması çocuğunuzun geleceğinin mahvolduğu anlamına gelmez. Başarı için her zaman şans vardır ve bu noktada öğrencinin en temel destek kaynağı ailesidir. Bununla beraber düşük notların analizinin iyi yapılması gerekir.

Hangi derslerden veya ders gruplarından düşük notlar alınıyor ve bunun olası sebepleri nelerdir, bunlara bakmak lazım. Bu analiz neticesinde de bir sonraki öğretim yılı için açıkları kapatmak adına yaz tatilini değerlendirmek gerekiyor. Örneğin; öğrenci Matematik ve Fen Bilimleri derslerinden düşük notlar almışsa; bu derslere ilgisinin az olması, bu dersleri öğrenmede zorluk yaşaması, bu derslerin öğretmenleri ile iyi ilişki kuramamış olması, öğretim yılı boyunca verimli ders çalışma noktasında yeterince desteklenmemiş olması gibi nedenlere bakılmalıdır. Buna göre de yaz tatilinde bu derslerde temelin kuvvetlendirilmesi için ders tekrarı yapılması, bu derslerin özel ders ile desteklenmesi gibi çözümler üretilmelidir. Yine aynı şekilde öğrenci genel olarak bu derslerden düşük alıyor ve sözel ağırlıklı derslerden daha iyi notlar getiriyorsa, öğrencinin daha çok sözel alanlara mı ilgi ve yeteneğinin olduğu sorusunun cevabı araştırılmalı ve yönlendirme noktasında rehberlik ve koçluk hizmeti alınmalıdır.

Diğer bir önemli nokta ise notların düşük olup olmadığına neye göre karar verdiğinizdir. Örneğin, bir öğrenci önceki karnesinde 42 aldığı bir dersi bu karnesinde 60 yapmış ise buna düşük bir not olarak değil bir başarı olarak bakılmalı, öğrencinin bu başarısı tebrik edilmeli ve başarısının artarak devam etmesi için desteklenmelidir. 85-100 arası bir not beklenen bir öğrenci 70 veya 75 aldı diye çok düşük bir not almış gibi davranılmamalıdır. 75 alan bir öğrencinin bu notu yeterli çaba ve destek ile 85’e veya 95’e yükseltmesinin önünde bir engel bulunmadığı vurgulanmalı ve başarısını artırması için desteklemeye devam edilmelidir. Öğrenciye sürekli yüksek beklentilerle yaklaşmak sınav kaygısı oluşumuna neden olabileceğinden bu noktaya dikkat etmekte fayda var.

Hiçbir zaman çocuğa fiziksel ve psikolojik şiddet uygulanmamalıdır. Karnesinden dolayı öğrenci aşırı eleştirilmemeli, rencide edilmemeli ve aşağılanmamalıdır. İstenen sonuçların elde edilmesi için uygun yöntemler uygulanmalıdır. Son olarak, sonuç ne olursa olsun öğrenci bir eğitim öğretim yılını daha tamamladığı için tebrik edilmeli ve başarıları kutlanmalıdır.

Hepinize güzel ve verimli bir tatil dilerim.